SALİM KADIBEŞEGİL / 1997

İÇİNDEKİLER

1. Günlük Yaşamdan Bir Kesit

  • Gazete okumak

2. Gazete okumak neden önemli?

  • Bazı köşe yazarları
  • Televizyon seyretmek
  • Radyo dinlemek
  • Dergilere bakmak
  • Yabancı yayınlar
  • Bir kokteyle davet edilmek
  • Telefon
  • Bir mektup almak
  • İnternette “surf”

3. Sizi Halkla İlişkilerle Tanıştıralım…

  • Bir öykünüz mü var?
  • Kültürel derinlikler
  • Kurum kültürü ile kurum imajı aynı şeyler mi?
  • Halkla İlişkiler isminden kaynaklanan sıkıntılar
  • İletişim boşluğunu dedikodu doldurur
  • Halkla İlişkiler ve Pazarlama İletişimi
  • Reklam, reklamcılık vs.

4. Halkla İlişkiler gazetcileri etkilemek sanatı mı?

  • Beklentilerinizi tanımlamalısınız
  • Yöneticilere tavsiyeler
  • Halkla İlişkiler şirketi nasıl seçilir?
  • Halkla İlişkiler şirketlerinin çalışma koşulları
  • Temel atma, açılış törenleri Halkla İlişkiler etkinliği midir?

5. Bilmemiz Gerekenler

  • Halkla İlişkilerde ölçümleme ve değerlendirme
  • Medya ölçümlemeleri
  • Sorun analizi
  • Halkla İlişkilerde kalite
  • Halkla İlişkilerin stratejik planlaması ve uygulaması
  • Halkla İlişkilerde strateji ve taktikler
  • Halkla İlişkiler stratejilerinin özellikleri
  • Sizin taktikleriniz
  • Hedef kitle, duyarlı çevre vs.
  • Halkla İlişkiler planlamasında ORSA modeli

6. Kriz Planlaması
7. Halkla İlişkilerin 2000’li Yılları

  • Halkla İlişkiler Müzesi
  • İnternet ve Halkla İlişkiler
  • Halkla İlişkiler alanında networking
  • Hizmet yelpazesi
  • Halkla İlişkiler ödülleri

8. Halkla İlişkiler Kariyer Hedefiniz Olabilir mi?

  • Kişiliğiniz ve kariyeriniz
  • Halkla İlişkiler danışmanlığı

9. Halkla İlişkilere Nereden Başlamalı?
10. Yardımcı Bilgiler

  • Uluslararası Halkla İlişkiler Danışmanları
  • Derneği Komitesi Roma Bildirisi
  • Bu yayın için özellikle yararlanılan kaynaklar
  • Tavsiye edilen süreli yayınlar
  • Tavsiye edilen kaynaklar
  • Tavsiye edilen web siteleri

GİRİŞ

Bu kitap, Halkla İlişkilerin basın bülteni hazırlamak ve dağıtmanın çok ötesinde bir şey olduğunu anlatmak için kaleme alındı. Kurumsal imaja giden sürecin, strateji geliştirebilmek ve bunu planlayabilmek, ayrıca planladıklarımızı uygulayabilmek gibi bir derinliği olduğunun ipuçlarını ilerleyen bölümler içinde bulabileceksiniz.

Halkla İlişkiler uzaktan çok “popüler ve cazip” bir meslek olarak görünmeye başladı… Oysaki, işi “tanıtmak” olan bir mesleğin kendini “tanıtamamasından” kaynaklanan kavram kargaşası, neredeyse 100. yılını kutlamaya hazırlanan bu çağdaş olguyu labirent koridorlarında kovalıyor.

Sadece ülkemizde değil, dünyanın dört bir köşesinde tanık olduğumuz bu çelişki, meslek mensuplarının ilerlemelerine engel oluyor, kariyerlerinin önünde bir “utanç duvarı” gibi dikiliyor.

Hemen her konuda olduğu gibi eğitim alt yapısının yetersizliği Halkla İlişkiler mesleğinde istenen sıçramayı engelliyor. Üniversite sınavları öncesinde bilinçli olarak Halkla İlişkiler Bölümünü işaretliyen öğrencilerin sayısı yok denecek kadar az… Çünkü, lise sıralarında böyle bir meslek disiplini ile ilgili kendilerine bilgi aktaracak bir yapılanma mevcut değil.

Öğrenciler, tesadüflere bağlı Halkla İlişkilerci oluyorlar. Bu mesleğin kendi kişilikleri ve beklentileri ile uyumlu olmadığını anladıkları zaman iş işten geçmiş oluyor.

Farklı eğitim almış ve şansını Halkla İlişkiler kulvarında denemek isteyenlerin ise, eğitsel boşluklarını kısa bir süre içinde giderecek olanaklar yok denecek kadar az… Oysaki, uluslararası platformda Halkla İlişkiler kendi kabına sığmıyor, ismini bile değiştirmeyi düşünüyor.

Halkla İlişkiler global bir birikimdir. Meslek mensupları kendilerini uluslararası standartlarla kıyaslayabildikleri oranda Halkla İlişkilerin kimliğine saygınlık katabilirler. Meslek örgütlerinin güçlenmesi, genç kuşaklara dünya platformunun açılması, Türkiye’den de uluslararası meslek literatürüne bilimsel katılım sağlanması, ülkemizdeki gündemin öncelikli maddeleridir.

Bu yayın bir ders kitabı değildir. Sözünü ettiğimiz eğitsel boşlukları doldurma iddiasında “hiç” değildir. Ancak, Halkla İlişkiler mesleğine ilgi duyanların, bu mesleğe 23 yılını vermiş ve Halkla İlişkilerin erdemlerine inanmış bir kişinin gözlemlerini, yönlendirmelerini yakalayabilecekleri bir yayın olduğu söylenebilir.

Halkla İlişkilerin yelpazesi gerçekten çok geniş… Her bir kou başlığı başlı başına bir yayın olabilecek kadar tartışmaya açık… Bu yayında, meraklıların yönlenebileceği hususlara ağırlıklı olarak yer verilmeye çalışılmıştır. Eksikler için okurların “hoşgörüsüne” sığınılmıştır.

2 Ocak 1998
İzmir