Şimdiiiiiii!
Herkes önüne bir beyaz kâğıt çeksin…
Kalemini eline alsın…
En tepeye kocaman harflerle:
“Bu bir kriz değil KAOSTUR” yazsın.
Altına da
“Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” cümlesini iliştirsin…
Sonra arkasına yaslansın.
Dünya Vatandaşlığı Yolcusu
Dünya Vatandaşlığı Yolcusu
Şimdiiiiiii!
Herkes önüne bir beyaz kâğıt çeksin…
Kalemini eline alsın…
En tepeye kocaman harflerle:
“Bu bir kriz değil KAOSTUR” yazsın.
Altına da
“Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” cümlesini iliştirsin…
Sonra arkasına yaslansın.
Başkentgaz’ın Kızılay’a, “vergiden kaçınmak” amaçlı Ensar Vakfına bağışının daha sonrada oradan Amerikaya uzanan Aziz Nesin’lik öykünün ışığında TEİD, Etik ve itibar Derneği’nin IN Dergisinin Kış 2020 sayısında yayımlanan yazım sanırım gündemi yakaladı. inmagazine yazı sk 2020
Kamuoyuna yansıyan haber aslında binlerce yıldır insanoğlunun içinden çıkamadığı bir sorunun bir başka örneği.
Bu yazı BrandMap dergisinin Ocak-Şubat 2020 sayısı için Kasım 2019’da kaleme alınmıştı. yazının konusu olan İtalya’daki Sardalya hareketi henüz yeni boy veriyordu. Hedef Ocak 2020’da Emilia Romagna bölgesel seçimlerinde sağcı lider Matteo Salvini karşısında her düşünceden herkesi ortak hareket etme noktasında buluşturmaktı. 26 Ocak 2020 Pazar günü yapılan seçimlerde Salvini beklemediği bir yenilgi aldı.
20 Kasım 2019 tarihinde İstanbul’da gerçekleştirilen PERYÖN İnsan Yönetimi Kongresi sırasında yaptığım sunumdan bağımsız bir de özel yayınlarda kullanılmak amacıyla gerçekleştirilen söyleşilerden birinde görüşlerimi paylaştım. Liderlik ve itibar ilişkisinin konu alındığı bu kısa videoyu paylaşıyorum
Ülkemizde Prof. Dr. Acar Baltaş‘ın bilgi, birikim, gözlem ve eğitimlerinden esinlenmemiş hemen hemen hiç bir yöneticinin olmadığını iddia etmek çok da abartılı bir iddia olamaz sanırım. Uzun yıllara yayılan dostluğumuz süresince damıtılarak bir kasede biriktirdiğimiz entelektüel zenginliğini yudum yudum içerek onun engin gözlemleri ve bilgisinden nemalandık.
Kasım 2019’da İstanbulda gerçekleştirilen PERYÖN Kongresindeki sunumumum arkasındaki görüşlerimi buradan paylaşmak istedim.
Günümüzün ana performans göstergesi haline gelen “itibar” tutarlı, toplumsal duyarlılıkları kapsayan, sürdürülebilirlik niteliği olan kurumsal davranışların karşılığında o kurumun paydaşları tarafından atfedilen bir olgudur. Bir diğer deyişle, şirketler “ben itibarlı olacağım” iddiası ile proje yönetip itibarlı olmazlar!
Bloguma ilgi gösterip yazı gönderen dostlarımın sayısı artıyor. Her biri mutluluğuma mutluluk katıyor. Bu kez Dr. Haluk Şahin‘i “Şaşkınlık Çağı” başlıklı yazısı ile ağırlıyorum blogumda. Sevgili Haluk hocamla 1980’li yılların başına kadar uzanan bir dostluğumuz var. Adına ilk kez The New York Times’in Editorial sayfasında İran İslam Devrimi sonrasında yer alan “Turkey is not İran”
Blogda bu kez Prof.Dr. İsmail Gezgin’i misafir ediyorum. Bir entelektüel zenginlik abidesi olmasının yanı sıra bu zenginliği paylaşmak konusunda oldukça cömert olduğunu belirtmeliyim. Eşi, yazar Deniz Gezgin’le Alaçatı’ta yaşıyor olmasının faydaları tabii saymakla bitmiyor. (Deniz Gezgin’in kitaplarından Bitki Mitosları ve romanı Ahraz’ı özellikle okumanızı öneririm) İsmail Hocanın aşağıdaki yazısında benim yorumumla müthiş bir bilgi toplumu eleştirisi var.
10 Aralık 2019, Bilgi Üniversitesi Santral Kampüsünde Halkla İlişkiler zirvesi; Daktilodan Klavyeye: “Değişen Dünyada Dijital PR”. Ben de “PR’da Etik ve İtibar Yönetimi” Başlıklı konuşmamla katkı vermeye çalışacağım.
İSTANBUL BİLGİ ÜNİVERSİTESİ İLETİŞİM FAKÜLTESİ HALLA İLİŞKİLER PROGRAMI
SON SINIF SEMİNERİ: “DEĞİŞEN DÜNYADA DİJİTAL PR”
10 ARALIK 2019,
Gözünüzden kaçmış olabilir; arp sanatçımız Şirin Pancaroğlu’nun Ekim ayında İzmir’in Urla ilçesi Bademler köyünde konseri vardı. Müştemilat Kumpanya’nın Mahalle Konserleri dizisinin bir parçacı olan bu konseri tabii ki köy halkı kaçırmadı. Bademler Köy Tiyatrosu tıka basa doluydu!
Bir köy, köy tiyatrosu ve bir arp sanatçısının konseri… Aklıma ister istemez Çetin Altan’ın köylerdeki tenis kortları saptaması geliyor.