Ülkemizde pazarlama dünyasının önemli temsilcilerinin başında gelen Temel Aksoy’un her Salı yayımladığı blog yazılarından 6 Aralık 2022 tarihlisi hepimizi çok yakından ilgilendiren “marka ve konumlandırma” ile ilgiliydi. Özellikle Al Ries Ve Jack Trout gibi gençlik yıllarımızda pazarlamaya yönelik fikirsel çalışmaları bizleri hayli meşgul etmiş olan bu “gurular”
Nöro-saçmalama!
Prof.Dr. Acar Baltaş hocamın bu yazısına onun izni ile bu blogda yer vermeseydim buranın misyonu ile ilgili çok önemli bir yaklaşımı atlamış olacaktım. 7 Aralık 2022 tarihli Baltaş Bilgievi yayınında yer alan “Nöro-saçmalama” başlıklı yazı benim “pazarlamanın kımıl zararlılarını” tanımlayan enfes bir içeriği sunuyor.
Şirketler kazandıkları paranın hesap verilebilirliği modeline geçmeli
Business Life Kasım 2022 sayısında yer alan görüş yazım:
Sürdürülebilirlik kavramının asıl adı “sürdürülebilir insani gelişimdir”. Kavramı bu şekilde anlarsak itibarlı bir kurum olma yolunda mesafe alabiliriz. Yani mesele karbon ayak izi ölçümlenmesine indirgenmemeli. Bu gezegene karşı ağaç dikmenin ötesinde sorumluluklarımız var. Sonuçta “misafiriz”! Misafir misafirliğini bilmeli ve sürdürülebilir insanı gelişime katkı olacak her konuyu günlük yaşamın bir parçası haline getirmelidir.
Teknolojinin vatanı olur mu?
Digital Report’ta yayımlanan yazımı paylaşıyorum.
Rusya’nın Ukrayna’yı işgale kalkışması birçok uluslararası sorunla birlikte gündeme “teknolojinin” bu savaştaki konumunu ve rolünü getirdi. Tabii ki konu sadece Rus ve Ukrayna’lı teknoloji geliştiricileri ve uygulayıcıları ile sınırlı değil. Küresel çapta savaş içindeki gelişmelere ellerindeki teknoloji ile “saf” tutan tarafların olduğu medya sayfalarına yansıyor.
Kurumsal markanın öncelikleri her şeyi solladı
Öyle bir döneme girdik ki “kurumsal markanın” yönetilmesindeki öncelikler geleneksel marka yönetiminde bildiklerimizi unutturdu. Zaten o yüzden; iç iletişim ve sürdürülebilirlik iletişimi ayrı birer meslek oldu. Paydaş haritaları, itibar riskleri, sosyal medya yönetimi, sivil toplum entegrasyonu gibi konular şirket gündemlerinin üst sıralarında değerlendiriliyor. Bunlara paralel paydaş araştırmaları, etki raporları, uluslararası kuruluşlarda temsil,
Terbiye ve Görgü
Prof:Dr.Acar Baltaş hocam her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğumuz bir konuyu enfes örneklerle dile getirmiş. Kendi yazılarını derlediği “Kaynak” dergisinden izniyle yayımlıyorum.
Hayatta en gerekli bilgiler anaokulunda öğretiliyor. “Bir şey istediğin zaman lütfen de”, ”Sana bir şey verdikleri zaman teşekkür et”, “Sıraya gir”, “Başkasına ait bir şeyi alma,
O Çok “Özel” bir insandı.
Ve her yerdeyim.
Asırlardır kuşaktan kuşağa Aşık Ruhlarla buluşuyoruz.
Mavilerin, yeşillerin güneşle yıkanması…
Kaybolan değerlerin tekrar baş tacı edilmesi…
Akıl Tutulması yaşayan insanların çürümüş hayatlarının tohumlanması…
Aşık Ruhlar kendilerine, geleceğe, Cumhuriyet Devrimlerine inançla, sevgi ve iyilikle kanatlanmaya devam edecek…
Aydınlık, kötülüğü güzele dönüştürecek.
Ben hiçbir yerde olacağım…
Yeşil badanalama ödülleri adayları
EKOIQ dergisinin 4 Temmuz 2022 sayısında yer verdiği yazımı aşağıda paylaşıyorum.
Pablo Escobar yıllarca saat gibi çalışan bir uyuşturucu işinin “kralıydı”! Sahibi olduğu kartel Kolombiya merkezli olsa da Amerika pazarını diğer kartellerle paylaşmıştı. Devlete kafa tutan gücü bir ara parlamentoya bile girmesini sağladı. Devlet adamlarını, kamu görevlilerini tetikçileri kanalıyla öldürmekten çekinmeyen bir karakteri vardı.
Krizler Çarşısı
İstanbul Aydın Üniversitesi PR Atölye dergisi 4. sayısı için yazdığım “Krizler çarşısı” yazısını aşağıda bulabilirsiniz.
Krizler hayatın rutin akışını bozan her şeydir. Tanımlanmış süreçlerin faydasız kaldığı durumlardır. Yetki ve sorumlulukların el ve şekil değiştirmek durumunda olduğu ortamlardır. İşin daha da kötüsü, bunlar yaşanırken deneyimlenenin bir “kriz” olduğu gerçeğinin farkına varılamaması nedeniyle kriz içinde başka krizlerin doğmasına neden olunan ortamlardır.
Yeşil badananın faturası
Toplumun ekolojik duyarlılığının artması ile birlikte daha yoğun tartışır olduk “greenwashing” kavramını Yani yeşil badana veya yeşile boyamak olarak tanımlıyoruz. Ekolojik çevre ile ilgili tüm kabahatleri ve sabıkası ortada dururken, göstermelik ve eğlencelik başlığı altında değerlendirilebilecek birkaç çevre dostu faaliyetini basın bültenlerine dönüştürmekten yüksünmeyen markalardan ve şirketlerden söz ediyoruz. Geleneğe uyarak düzenli sürdürülebilirlik raporlarını üreten ancak çalışanlarının bu raporun içeriğine müstehzi bir ifade ile baktığı kurumlardan söz ediyoruz.